8 Şubat 2010 Pazartesi

BAHAR

Altının değerini sarraflar anlar, Baharın değerini de Gönül Sultanları...
Bahar;
Mü'min için uyanıştır, tekrar diriliştir BAHAR..
Coşkuların, ümitlerin yitirildiği bir zamanda umutsuz olmamanın diğer adııdır BAHAR...
Umuttur, coşkudur BAHAR...
Kâinat kitabını tekrar okumaktır BAHAR...
İslâmın hatırlatan bir hazinesidir BAHAR...
Her çiçek Allah'ın varlığı haykırırken, her ağaç yeniden dirilişin muştusunu söylerken, doğan gün, doğan ay, nakış nakış süslenmiş yıldızlar, motif motif işlenmiş toprak baharın muştusunu anlatırken, mümin ıskalamamalı baharı...
Ahir zaman mü'mini sahabe ruhunu yakalayamaz mı oldu artık? Baharda da baharı yaşayamaz mı oldu artık? Onların baharı hep tazeydi, karakışın ortası bile onlar için bahardı. Hep canlıydı onlar... Hep diriydi... Peygamberin gülleri, İslâm'ın çiçekleri ... Ahir zamandaki mü'min sebebini gönül gülünün yanlarında olmamasına bağlamamalı. Varlığı binlerce yıl öteden hissedebilmeli mü'min. Tıpkı sahabenin ebedi yaşamı, ebedi mutluluğu yakınlarında hissettiği gibi,
Onlar gibi bahar gibi hep canlı ve diri olma gayreti içinde olmalı değil mi ? Gönül gülünü yakınında hissedebilmeli, varlığını hissedebilmeli değil mi mü'min?
Yitirdiği coşkuyu yakalama çabası içerisinde olmanın tam mevsimi, irşad gibi kutsal fakat bugün terkedilmeye yüz tutmuş vazifeyi canlandırmanın tam mevsimi, kendinden başlayarak, yakınlarına, tanıdıklarına, tanımadıklarına bu kutsal vazifeyi harekete geçirmenin tam zamanı BAHAR... Bir aynadır bahar, tekrar dirilişin aynası...
Tam zamanıdır BAHAR... tekrar uyanabilmenin dünya ve ukba incisi toparlayabilmenin başlangıcıdır... O yeşeren toprağın farkına varabilmenin, çiçekleri, ağaçları, izlerken ötelerden gelen esintileri, cennet reyhanlarının kokusunu hissedebilmektir bahar...
Gönlünü bahara açabilmeli mü'min. Ümit ufkunun fısıltısını duyabilmeli, İrşad ruhunu tekrar canlandırabilmeli mü'min. Baharı farkedebilmeli mü'min...